3 Nisan 2017 Pazartesi

Outlook Alternatifi Mail İstemcileri

Özellikle Windows kullanıcılarının çok yakından tanıdığı Outlook, ücretiyle el yakıyor ve bunu hepimiz biliyoruz. Kaçak kullanıldığında da özellikle kurumsal firmalarda çalışanlar için başlı başına bir sorun oluyor. Sonuçta ücretle satılan bir programı kullanmak hem maliye açısından hem de kurumsal itibar olarak bir sorun yaratıyor. Bu yüzden bazı kurumlar ve maillerle çok fazla haşır neşir olan kişisel kullanıcılar ücretsiz alternatiflere yönelmeyi tercih ediyor.

Thunderbird (Linux, Windows, Mac)


Thunderbird, Firefox'tan hatırlayacağınız Mozilla Vakfı tarafından geliştirilmektedir. Tamamen ücretsiz olarak kullanabileceğiniz Thunderbird ile maillerin yanı sıra takviminizi tutabilir ve etkinlikleriniz için hatırlatmalar belirleyebilirsiniz.


Opera Mail (Mac, Windows)


Dünya üzerinde büyük bir hayran kitlesi olan ve internet tarayıcısı olarak kararlı bir şekilde yoluna devam eden Opera, Opera Mail gibi yan uygulamalarla da kendini kanıtlamış durumda. Mac ve Windows için iyi bir alternatif olan Opera Mail, özellikle sade arayüzü ile ilgi çekici duruyor.


Nylas Mail (Linux, Windows, Mac)


Arayüzüyle ilgi çeken ancak çok fazla bilinmeyen Nylas Mail'de güzel bir alternatif olarak karşımızda... Daha önce hiç kullanmadığım Nylas Mail'i indirmek istediğinizde mail adresinizi istemesi akıllara "Tanıtım mailleriyle gelen kutumu dolduracak mı acaba?" diye düşündürse de güzel bir alternatif olarak listemde yerini aldı. 

2 Nisan 2017 Pazar

Tavsiye Yabancı Diziler - 1

Özelikle yerli dizilerin yetersizliği (burada özel bazı dizileri tenzih ederim) ile bende yabancı dizilere yönelen güruhun bir parçası oldum. İzlediğim dizilerden bazılarını da benim gibi yabancı dizilere yeni yönelenlere yol göstermesi için sizlere aktarmak istedim. Lafı fazla uzatmadan hadi dizilere geçelim...

The Walking Dead


Listenin başında Türkçe'de "Yürüyen Ölü" anlamına gelen kısaca zombi olarak tabir ettiğimiz varlıkların dünyayı ele geçirmesi ve bazı grupların bunlardan kurtulup hayatta kalması anlatılıyor. Özellikle makyaj ekibini çok beğendiğim dizide baş rolümüz polis memuru Rick, komadan uyanır ve dünyayı zombiler işgal etmiştir. Rick ise ailesini bulur, olaylar gelişir ve Rick ve ekibi bir oraya bir buraya sürüklenir gider. AMC firmasının telif haklarını satın almasıyla son zamanlarda dizinin hayranları olarak izlemekte zorlanıyoruz ancak yine de "zafere giden yolda çekilen çile kutsaldır" diyerek Negan'ın sonunu göreceğimiz bölümleri heyecanla bekliyoruz.

The Flash


Özellikle son zamanlarda Marvel ve DC Comics'in son zamanlarda karşılıklı yaptıkları ataklarla süper kahraman filmlerinin sinema sektörünü egale etmesi ve bu durumun dizi sektörüne de sıçraması sonucu DC Comics'in süper kahramanlarından biri olan Flash (Barry Allen)'ın hayatını ve yeteneklerini kötülere karşı kullanmasını anlatan The Flash tavsiye dizilerimden bir tanesi. Justice League'de Flash karakterini canlandıran Ezra Miller'ı gördükten sonra belki diziden soğuyabilirsiniz ancak yine de sürükleyici bir dizi...

Silicon Valley


Teknolojik gelişmeleri yakından takip ediyor, sosyal ağlara ve kuruluşlarına merakınız varsa kesinlikle izlemenizi tavsiye ediyorum. Silicon Valley, adından da anlaşılacağı üzere Silikon Vadisi'nde bir girişim (startup) kurmaya çalışan bir grup arkadaşın yaşadıklarını komik ve eğlenceli bir şekilde anlatıyor. 

Aslında izlemekte olduğum birkaç dizi daha bulunuyor  ancak onları da bir sonraki yazımda eklerim. Sizde izlediğiniz ve önerdiğiniz yabancı dizileri yorum olarak eklerseniz bir sonraki yazıma ve izleme listeme ekleyebilirim.

30 Mart 2017 Perşembe

Online Kütüphane Hazırlıyorum

Özellikle roman, hikaye, şiir kitapları gibi kitapların e-kitap hallerine çok fazla denk gelmişsinizdir. Ancak sektörel bazda çalışma yaşamıyla ilgili çok fazla kitap bulunmamakta. Bende bu eksikliği gördüm ve ufak bir araştırmayla eriştiğim, internet üzerinde ücretsiz olarak dağıtılan, telif hakkı sorunları olmayan e-kitapları toplayarak sizler için yayınlamaya karar verdim.



İlk etapta Türk Metal Sendikası'nın kendi yayınları olan ve internet sitelerinde ücretsiz olarak PDF halinde yayınladığı kitaplardan 13 tanesini sizlerle paylaşıyorum. Bunun yanı sıra yine ilerleyen dönemlerde gerek sendika gerekse vakıf, dernek gibi kurumların sitelerini inceleyerek edindiğim kitapları sizlerle de paylaşmayı düşünüyorum.

Online Kütüphane'mden yararlanmak için burayı ya da menüdeki "Kütüphane" seçeneğini tıklayabilirsiniz.

LinkedIn'de Öne Çıkma Yolları

Linkedin, sizlerinde bildiği gibi özellikle profesyonel sosyal ağ olduğu ve iş dünyasından bir çok profesyonelin yer aldığı için diğer sosyal ağ platformlarından keskin bir şekilde ayrılıyor ve kullanıcıların yaptıkları paylaşımlarda net olarak ciddilik ve profesyonellik havası estiği görülüyor. Özellikle iş dünyasından bir çok insanın bir arada bulunması, kullanıcıları "Acaba bir iş fırsat yakalayabilir miyim?" düşüncesine de itiyor. Bu da direkt olarak platformda "ön plana çıkmak" ve "arama sonuçlarında üst sıralarda yer almak" olgusunun önemini artırıyor.


İşte bende bu yüzden sizlerle ufak bir yazı paylaşmak istedim. 7 adımda profilinizi güçlendirmeniz için gereken ipuçlarına başlayalım isterseniz:

1 - Anahtar Kelimeleriniz Olsun

Profilinizde kariyeriniz ve kariyer planlamanızla ilgili anahtar kelimelerinizi belirtin. Özellikle arama sonuçlarında görünmenize olanak sağlayacaktır. Yani daha önce bir muhasebe şirketinde çalışmışsanız ve kariyer hedeflerinizi bu yönde planlamışsanız profil bilgilerinize de bununla ilgili anahtar kelimeler paylaşmanız sizi aramalarda ön planda tutacaktır.

2 - Gerçek Olun

Özellikle başta Twitter olmak üzere Facebook ve Google+ gibi sosyal platformlarda insanlar özellikle markalarını tanıtmak için profillerinde markalarının isimlerini ya da parodi hesap açmayı tercih ediyorlar. Ancak Linkedin'de bu tarz profiller hiç hoş karşılanmıyor zira burası yazının başında da dediğimiz gibi profesyonel bir platform ve burada gerçek olmak ve ciddi olmak çok önemli... Bu yüzden kullandığınız profil fotoğrafınız, profil isminiz ve çalışma hayatınızdaki konumunuz gerçek hayattaki ile aynı olmasına dikkat etmelisiniz. Sonuçta işveren, mülakata Bugs Bunny'i ya da Joker'i çağırmak yerine gerçek fotoğrafı olan birilerini çağırmayı tercih eder. Bunun yanı sıra profil fotoğrafı eklemeniz, profilinizin görüntülenme oranını 7 kat artırıyor.

3 - Profil URL'nizi Düzenleyin

Linkedin'de profil açtığınızda profilinize ulaşmak isteyenler "http://linkedin.com/pub/john-doe/4a/z89/145/" şeklinde bir  URL kullanmak zorunda kalacaklar, bu da çok profesyonel ve pratik olmayan bir durum. O link yerine "http://linkedin.com/in/johndoe" gibi bir URL kullanmak her zaman size fayda sağlar. Kısa, basit ve akılda kalıcı bir URL her zaman işinize yarar.

4 - Aktif Olun ve Sizinle İlgili Paylaşımlara Katılın

Özellikle profilinizi açıp beni neden takip etmiyorlar ya da neden görünmüyorum gibi düşüncelere kapılmayın. Sonuçta siz aktif olmalısınız ki insanlar sizi takip etsin ve sizinle iletişime geçsinler. Düzenli aralıklarla sektörünüzle ilgili haberler, makaleler ve içerikler paylaşın. Bu sizi öne çıkaracaktır. Ayrıca diğer kullanıcılarla etkileşim de olun ve tartışmalara katılın. sonuç olarak sürekli konuştuğunuz biri mi yoksa sadece selam verdiğiniz biri mi sizi daha çabuk hatırlar. Kendinizi hatırlatın...

5 - Bağlantı Kurun

Sektörünüzle ilgili kişileri arayın ve onlara bağlantı daveti gönderin. Size benzer kullanıcılarla bağlantılarınız olursa aramalarda öne çıkarsınız. Bunu yaparken tabi ki nereden geldiğinizi sakın unutmayın. Linkedin özellikle daha önceden tanıyor olabileceğiniz ya da mail adresinizdeki ekli kişileri tanıdığınızı ve onları eklemeniz gerektiğini düşünüyor ve buna çok önem veriyor. Bağlantı eklerken olabildiğince tanıdığınız kişilerin çok olmasına dikkat edin.

6 - Linkedin Gruplarına Katılın

Gruplara katılın ve tartışmalar başlatın. Gruplarda aktif olmanız diğer kullanıcılarla olan etkileşimleriniz açısından oldukça önemlidir. Sonuçta grupları meslek odaları gibi düşünün. Bir grupla sizinle aynı sektörde yer alan bir çok kişi yer alır ve tartışmalar başlatmanız bu açıdan çok önemlidir.

7 - Çalışmalarınızı Ön Plana Çıkarın ve Profilinizi Doldurun

Daha önceden yapmış olduğunuz tüm profesyonel çalışmalarınızı ön plana çıkarın. Bu çalışmalar sadece para kazandıklarınız olmasın. İşe başvururken her ne kadar eski işlerinizin sizleri öne çıkaracağını düşünsenizde gönüllü olarak yaptığınız çalışmalarda bir o kadar önemlidir. Sosyal sorumluluk projelerine ve gönüllülük odaklı çalışmalara yatkın olan bireylerin çalışma arkadaşlarıyla sorun yaşamalarının azaldığı da göz ardı edilemez bir gerçektir. Buna ek olarak profilinizi de tam olarak doldurmaya da özen gösterin. Profilinizin dolu olması sizi öne çıkaracak büyük bir etkendir.

29 Mart 2017 Çarşamba

Avrupa'da ve Türkiye'de İşsizlik Oranları

Bilindiği üzere bir ülkenin en büyük sorunlarının başında işsizlik gelir... İşsizlik, direkt olarak ekonomiyi ve sosyal düzeni etkilediğinden ötürü iktisatçılar ve çalışma ekonomistleri tarafından çok sevilmeyen değerlerdir. Özellikle önde gelen iktisatçılardan olan ve her Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri öğrencilerinin çok yakından tanıdığı Adam Smith dahi "İşsizliği önlemek için gerekirse devlet, yolları söküp yeniden yaptırmalı..." demiştir. Ancak ülkemizde en ufak bir kriz sonucu yükselen oranlar yıllardır baş belamız olmuş durumda...


En son yapılan istihdam seferberliği de çok bir işe yaramış gibi durmuyor bana kalırsa... Sonuç olarak bu kampanya ile işe girenlerin uzun soluklu çalışabilecekleri işler olacağını düşünmüyorum ne yazık ki... Sonuçta yakın zamanda Asgari Ücret Tespit Komisyonu görüşmelerindeki pazarlıklara ve işveren tarafının açıklamalarına baktığımızda 2017-Mart ayı açlık sınırının 1.481 TL  olduğu bir ortamda 1.404 TL'nin işverene çok fazla yük bindireceğini belirtmişlerdi. Bu durumu da göz önüne aldığımızda işverenlerin bu çağrıya çok fazla yanaşmayacağını düşünmekteyim. Tabi bu benim şahsi görüşüm ve umalım da tersi çıksın.

Ülkemiz gündemini takip edenler iyi bilirler 2016-Aralık işsizlik oranı Türkiye İstatistik Kurumu tarafından yapılan açıklama ile 12,7'ye yükseldiğini 2016 yılı ortalamasınında 10,9 olduğunu öğrendik. Peki bu durum Avrupa'da önde gelen ülkelerde ne durumda? Sizinde incelemeniz için kaynak linklerini yazının sonunda ekleyeceğim.

Öncelikle son zamanlarda çok fazla siyasi olarak kavga ettiğimiz Almanya ile başlayalım. Almanya'da 2016 yılında işsizlik oranı Almanya Federal İstatistik Ofisi tarafından 6,1 olarak açıklandı. İşsiz sayısı ise 2,690,975 olarak görünüyor. Bizim işsiz sayımız ise 3,330,000 olarak görünüyor.

Avrupa Birliği'nden ayrılan ve kendi para biriminden hiç vazgeçmeyen ülkelerden biri olan İngiltere'de ise 2017-Ocak ayı itibariyle işsizlik oranı %4,7 olarak İngiltere Ulusal İstatistik Ofisi tarafından açıklandı.

Fransa'da işler biraz karışık... Fransa'nın işsizlik oranları bizim oranımıza her ne kadar yakın olsa da tek haneli rakamlarda tutmayı başarmışlar. INSEE Ulusal Enstitüsü İstatistik ve Ekonomi Çalışmaları Birimi tarafından açıklanan rakamlara göre 2016 yılı 1. çeyreğinde %9,9 ve 2,845,000 kişi olarak görünüyor.

Biraz kuzeye iskandinavya adasına çıktığımızda ise Norveç ile karşılaşıyoruz. Norveç'te Norveç İstatistik Bürosu'nun yayınladığı bilgilere göre 2016 yılı 4. çeyrek itibariyle işsizlik oranlarının %4,4 olduğu görülüyor.

Son olarak Norveç'in hemen kapı komşusu olan İsveç ve Finlandiya'da ise durumlar biraz değişiyor gibi. İsveç İstatistik Bürosu'nun açıklamasına göre 2016 yılı genel ortalaması %6,9, Finlandiya İstatistik Bürosu'nun açıklamasına göre ise Finlandiya'da 2017-Ocak ayında %9,2 olarak görünüyor.

Görüldüğü üzere işsizlik oranları biraz farklılık gösteriyor ancak ülkemizde 2009 yılından bu yana yaşanan en yüksek seviyedeyiz. Dilerseniz 2005-2015 yılları arasında ülkemizdeki işsizlik oranlarını da görmek isterseniz blog yazıma buradan bakabilirsiniz.

Kaynak:

Almanya: http://www.statistik-portal.de/Statistik-Portal/en/en_jb02_jahrtab13.asp
İngiltere: https://www.ons.gov.uk/employmentandlabourmarket/peopleinwork/employmentandemployeetypes/bulletins/uklabourmarket/mar2017#unemployment
Fransa: http://www.ilo.org/public/libdoc//igo/P/483958/483958(2016-1)2.pdf
Norveç: http://www.ssb.no/292608/unemployed-persons-aged-15-74-by-sex-and-age-lfs.1-000-and-per-cent
İsveç: http://www.statistikdatabasen.scb.se/pxweb/en/ssd/START__AM__AM0401__AM0401L/NAKUArblheltidstudAr/table/tableViewLayout1/?rxid=cd91fc23-2e9e-4afe-8941-a9f5b84234ff
Finlandiya: http://www.stat.fi/til/tyti/tie_en.html

14 Mart 2017 Salı

Teknosa Preo Pwacth 3 İncelemem

Akıllı saat kullanmak istiyorsunuz ancak tereddütleriniz var ve hangi saati alacağınızı bilmiyorsunuz ya da vereceğiniz ücrete değecek mi diye düşünüyorsunuz. Bende aynı şeyleri düşünüyordum ve deneme amaçlı Teknosa'nın Preo Pwacth 3 modelini satın aldım en azından hoşuma gitmezse çok fazla bir ücret ödememiş olurum diye düşünerek zarardan kar edeceğim yönünde bir fikir yürüttüm. Ancak zaman zaman daha iyisini de alabilirmişim diye düşünüyorum.



Öncelikle akıllı saat konseptinden kesinlikle memnunum. Benim açımdan mükemmel iş kolaylaştırıcı bir olay. İşim gereği bazı önemli toplantılara katılıyor, bazı konferanslarda yer alıyorum. Bu gibi durumlarda herkes konuşurken sizin telefonunuza bakmanız çok hoş karşılanmaz. Ancak kimse saatinize baktınız diye size karşı bir önyargıda ya da bakışları ile tacize tutmaz. Bu anlamda her ortamda telefonunuza gelen tüm bildirimleri saatinizden takip ederek telefonu cebinizden çıkarma sorununuzu ortadan kaldırıyorsunuz.

Teknosa Preo Pwacth 3 ile bu sorunlarımın tümüne çare buldum açıkcası ve daha fazlasına çok gerek duymuyorum. Preo Pwacth 3 sayesinde gelen mesajları, aramaları görebiliyor, yanıtlayabiliyor (ekran küçük olduğu için yazmak sıkıntı ama cevaplama imkanı var) ve uygulamalardan gelen bildirimleri sadece hangi uygulamadan geldiğini görebilecek şekilde bildirim olarak saatimin ekranında görüyorum. Bu da benim için yeterli oluyor. Örneğin; Linkedin üzerinden bir bildirim geldiğinde saatimin ekranında "1 yeni bildirim: Linkedin" şeklinde bir ibare beliriyor. Ya da Whatsapp'tan bir bildirim geldiğinde "1 yeni mesajınız var. Mesaj gönderenin adı "WhatsApp" " şeklinde bir bildirim alıyorum.

Şarjına gelecek olursam beni en çok tatmin eden durumda bu. Özellikle şarjından çok memnunum yaklaşık 2 saatte doluyor ve tamamen dolu olarak kullanmaya başladığınızda yaklaşık olarak 2 ile 3 gün boyunca (kullanım durumuna göre değişebilir) rahatlıkla kullanabiliyorum.

Sizde çok fazla ücret ödemeden akıllı saat deneyimini güvenli bir şekilde yaşamak istiyorsanız tam size göre...

14 Şubat 2017 Salı

Öğrenciler ve Çalışanlar İçin Toplu İş Sözleşmesi El Kitabı

Blogumun değerli takipçileri bu blogu açarken gerek sektörel bazda gerekse akademik olacak şekilde yazılar eklemeye ve bilgilendirmeler yapmaya çalıştım. Bugün ise sizlere değerli üniversite arkadaşlarım Hamit Atakan Dilbaz ve Fatma Özkan ile birlikte yazdığımız bir elektronik kitabı sizlerle paylaşmak istedik.


Her Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri okuyan öğrencinin kesinlikle bilmesi gereken "6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu"ndan esinlenerek yazdığımız bu kitapta gerek kanundan gerekse bu alanda değerli eserler üretmiş bir çok değerli yazardan alıntılar yaparak ve somut örnekler vererek açıklamaya çalıştığı Toplu İş Sözleşmesi Süreci'ne elimizden geldiğince değinmeye çalıştık. Gerek öğrenciler için Toplu İş Hukuku derslerinde gerekse sendika üyesi çalışanların toplu sözleşme görüşmelerini ve sürecin işleyişini daha iyi algılamaları açısından bir yardımcı kaynak yaratmaya çalıştık. 

Yazdığımız bu kitabı bilgisine ve tecrübesine güvendiğimiz değerli hocalarımıza ve toplu iş sözleşmesi konusunda yüksek tecrübe sahibi insanların onaylarını da alarak sizlerle paylaşıyoruz.

Faydalanmanız ve bilgilenmeniz dileğiyle...



18 Ocak 2017 Çarşamba

Blogger Eğitim Serisi - Blog Menüleri

İlk dersimizde Blogger'da detaylı bir şekilde blog nasıl açılır onu anlatmıştım.Bu dersimizde ise Blogger'da blogumuzu açtıktan sonra sol tarafta karşımıza çıkan menüler hakkında bilgi vereceğim.



1. Kayıtlar

Kayıtlar menüsü altında blogunuzdan ziyaretçilerinize paylaştığınız yazılarınızı görebilirsiniz. Bu menü 3 adet alt menüden oluşmaktadır. Bunlar, Tümü, Taslak ve Yayınlananlar'dır. Tümü menüsü adı üstünde sitenizde yazdığınız tüm yayınlanan yayınlanmayan ne kadar yazınız varsa onu gösterir. Taslak menüsü ise yazdığınız ancak yayınlamayarak taslak olarak kaydettiğiniz yazılarınızı ve Yayınlananlar menüsü de adından da anlaşılacağı üzere sitenizde yayınladığınız menüleri gösterir.

2. İstatistikler

İstatistikler menüsü sitenizin ziyaretçi akışına yönelik istatistiki bilgiler içeren menüdür. Bu menü sayesinde siteniz kaç defa görüntülenmiş ziyaretçiler nereden gelmiş hangi bilgisayar ya da hangi tarayıcı gibi istatistikleri görebilirsiniz. İstatistikler menüsünde Önizleme, Kayıtlar, Trafik Kaynakları, Kitle olmak üzere toplam 4 adet alt menü bulunmakta. Önizleme menüsünde istatistiklerin tümünü tek bir sayfa da özet halinde görürsünüz. Kayıtlar menüsünde ziyaretçilerinizin hangi sayfaları ya da yazıları görüntülediğini en çok hangi sayfanın görüntülendiğini görürsünüz. Trafik Kaynakları menüsü ziyaretçilerinizin sitenize nereden geldiklerini görürsünüz. Örneğin ziyaretçileriniz sitenizi Google üzerinden mi bulmuş yoksa sosyal ağlardan mı denk gelmişler. Kitle menüsünde ise ziyaretçileriniz hangi ülkeden hangi tarayıcıyı kullanarak hangi işletim sistemi ile sitenize girmişler gibi istatistikleri görebilirsiniz.

3. Yorumlar

Bu menüden sitenizdeki yazılarınıza yapılan yorumları görüp kontrol ederek silebilirsiniz.

4. Kazançlar

Burada siteniz belli bir seviyeye geldikten sonra (yani belli bir popülariteye ulaştıktan sonra) sitenizde Google'ın reklam servisi olan Adsense'i kullanarak sitenizde reklam yayınlayarak para kazanabilirsiniz. Bunun için sitenizle sürekli olarak ilgilenmeli ve yeni paylaşmanız şart.

5. Kampanyalar

Bu menüden sitenizin reklamını Google üzerinde yaptırabilirsiniz. Google Adwords üzerinde reklam vererek sitenizin ziyaretçilerini artırabilirsiniz. Ancak biraz tuzlu olabilir dikkat!

6. Sayfalar

Bu menü üzerinden sabit metin sayfaları oluşturabilirsiniz. Örnek vermek gerekirse iletişim, hakkımda gibi sayfalar sabit sayfalardır ve bu sayfaları yayınladığınızda blog yazılarınızın bulunduğu akışın içine girmezler. O yüzden bu tarz sayfalar oluştururken bu menüyü kullanabilirsiniz.

7. Yerleşim

Bu menü üzerinden sitenizin temasındaki bileşenlerin yerleşimlerini görebilir, yerlerini değiştirebilir ya da yeni bileşenler ekleyebilirsiniz. Burayı ilerleyen derslerde daha detaylı bir şekilde inceleyeceğimiz için hızlı bir şekilde geçiyorum.

8. Şablon

Şablon menümüz üzerinden sitemizin temasını değiştirebilir ve tema kodlarımızla oynayabiliriz. Bu kısmı ilerleyen dersler detaylı bir şekilde anlatacağım için bu menünün anlatımını da hızlı bir şekilde geçiyorum.

9. Ayarlar

Ayarlar menümüz bu yazımın en uzun yazısı olacağa benziyor. O yüzden bu menüyü bir sonraki yazımda daha detaylı bir şekilde anlatmak üzere bırakıyorum. 

Genel olarak menülerimiz bu şekilde, zaten sizde kullandıkça alışacak ve neyin nerede olduğunu iyice kavrayacaksınızdır.